Louvre Müzesi

Louvre Müzesi İslam Eserleri Bölümü

Louvre Müzesi, eski Fransız başkanlarından Chirac’ın düşünüp, Sarkozy’nin hayata geçirdiği ve Hollande’ın da açılışını yaptığı, yıllardır düşünülen, tasarlanan ve zaman zaman da dile getirilmiş bir proje olan “Louvre Müzesi’ne İslam Eserleri Bölümü Açma” fikri 2012 yılında gerçekleştirildi.

Blog yazımıda Louvre Müzesinin Tüm Bölümlerini sizler için derledik.

En az 1 saat 30 dakika ayırılması gereken bir bölüm!

Kronolojik olarak sıralanmış olan sergide; “632-1000 İslam İmparatorluğunun temellerinin atılması dönemi, 1000-1250 parçalanma ve tekrar bir araya gelme dönemi, 1250-1500 İslam’ın ikinci çilesi, 1500-1800 İslam’ın 3 modern imparatorluğu” olmak üzere Louvre Müzesinde İslam Dünyasının 4 büyük dönemi ele alınmıştır.

Louvre Müzesi’nde Mutlaka Görülmesi Gereken 3 Eser

1-Al-Mughira Kutusu: 968 yılında İspanya’nın Cordoue şehrinde tek bir fildişi parçasından ince işçilikle işlenmiş bir kutudur ve Louvre Müzesinde sergilenmektedir.

2-Monzon Aslanı: Bir zamanlar ağzından sular fışkıran, 12-13. yüzyıllar arasında yapıldığı tahmin edilen ve öngürülen bu bronz aslan, İslam eserleri bölümünün önemli eserlerinden bir tanesidir.

3-Osmanlı Duvarı: 12 metre uzunluğunda, çiçek desenli bu duvar, İslam eserleri bölümünün en iyi restorasyon geçirmiş eserlerinden birisi olarak Louvre Müzesinde bulunmaktadır.

Tüm bunların dışında; siz değerli misafirlerin keyifli ve hoş bir vakit geçirmesi ve bir yandan da tarihi süreçleri ve eserleri daha iyi anlayabilmesi için hazırlanmış salonlardaki ekranlardan çeşitli İslam hikâyeleri dinleyebilmeniz veya sergideki bu eserlerin nasıl üretildiklerini anlatan videolar izlemeniz mümkündür. Ayrıca bazı pano, ekran ve videolarda Türkçe, Farsça ve Arapça olarak üç farklı dil seçeneği de Louvre Müzesinde sunulmaktadır.

Kesinlikle kaçırılmaması gerekenlerden bir tanesi de, serginin sonunda karşılaşacağınız, İslam’ın temel özellikleri ile ilgili hazırlanmış oldukça öğretici ve eğitici bir film olacaktır.

Louvre Müzesi Resim Bölümü

I. François’nın “bir kraliyet koleksiyonu yapma” fikri ile ortaya çıkan, Mona Lisa gibi dünyaca ünlü bir eserin koleksiyona dâhil edilmesi ile devam edip, bugün dünyanın en çok bilinen resim koleksiyonlarından bir tanesine dönüşen Louvre Müzesi Resim Bölümünü keşfetmeye hazır mısınız?

Her bir salonu ayrı güzellikte olan Louvre Resim Bölümünün özellikle Grande Galerie adlı büyük salonu, bu serginin lokomotifliğini yapmaktadır. 450 metre uzunluğunda, 13 metre genişliğindeki bu salon; ayrıca “Jaconde” ya da başka bir deyişle “Mona Lisa”nın sergilendiği 6 numaralı o meşhur salonun girişlerinden bir tanesine açılmaktadır.

Mutlaka Görülmesi Gereken 3 Eser

Elbette Mona Lisa, müzenin tamamı içinde en ünlü eserlerin başında geliyor. Hal böyle olunca Louvre Müzesi’ne gidip de Mona Lisa’yı görmemek imkânsız gibi bir şey. O yüzden gelin Mona Lisa hariç 3 önemli esere daha göz atalım:

1-Medusa’nın Salı (Le radeau de la Méduse): 1818-1819 yılları arasında yapılmış olan Medusa’nın Salı, 4,91 metre uzunluğunda ve 7  ,17 metre genişliğinde devasa bir eserdir. Romantik akımın önemli eserlerinden olup, duygu ve görsel kompozisyonları ile ünlü Théodore Géricault tarafından çizilmiştir.

 

2- Halka Öncülük Eden Özrgürlük (La Liberté guidant le peuple): Ünlü ressam Eugène Delacroix’nın en ünlü eserlerinden bir tanesi olan bu tablo, Fransız Cumhuriyeti’ni temsilen, bugün bile çeşitli afişlerde vs. en çok kullanılan alegorik çizimdir. 2,6 metre yüksekliğinde ve 3,5 metre genişliğinde olan tablo, dönemin ruhunu izleyiciye aktaran en önemli eser olarak gösterilmektedir.

3- Büyük İskender’in Babil’e Girişi (L’entrée d’Alexandre le Grand dans Babylone): Makedonya’dan yola çıkıp, Anadolu’yu Pers hakimiyetinden kurtardıktan sonra Babil’e doğru devam eden Büyük İskender’in savaşları, zaferleri ve bilhassa hayatı, herkesin ilgisini en az bir defa çekmiştir bu hayatta. Babil seferinin en güzel anlatımını görmek için kitaplardan önce belki de bu tabloya bakmalısınız.

Louvre Müzesi

Sanatsal Nesneler Bölümü

Louvre Müzesinin kurulması ile bu bölümün açılması fikri hemen hemen aynı tarihlere denk gelir. Bronzdan heykeller, kraliyet mücevherleri, Saint Denis ve Sainte Chapelle kiliselerinin Hristiyan dünyasında prestiji yüksek eserleri, çeşitli vazolar ve mobilyalar bu koleksiyonu özetleyen eserlerdir.

Rönesans ve Orta Çağ tarihinin en güzel eserlerinin bir araya getirildiği koleksyionda aynı zamanda 17,18 ve 19. yüzyıllardan, bazen bağışlarla gelmiş bazen belli yangınlardan kurtarılmış önemli eserler de bulunmaktadır.

Louvre Müzesi

Antik Mısır Eserleri Bölümü

Louvre Müzesinde  Mısır Esintileri: Antik dönemin yaşam tarzı, firavunlar, inançlar ve eski tanrılar… Hepsi bu salonda sizleri bekliyor.

3000 yıldan uzun süre yaşamış bir imparatorluğu anlatan 30 salona sahip bu bölüm, adeta antik Mısır eserlerine boğulmuş gibidir. Eserlerin tarihi, sosyolojik ve dini yönlerini algılamak için uzman rehberlerimiz eşliğinde yapacağınız gezinin sonunda bambaşka bir insan olarak Louvre Müzesinden ayrılacaksınız!

Bu koleksiyonun en önemli eseri:

Oturan Katip (Scribe accroupi): 1850 yılında keşfedilen ve Antik Mısır denince akla ilk gelen eserlerden olan bu heykel, bugün hala kimi tasvir ettiği bilinmese de müzenin en önemli parçalarından bir tanesidir. Dik sırtı, çıkık elma kemikleri, narin elleri ve sert bakışları ile kim olduğu bilinmeyen bu kâtip, görülmeden dönülmemesi gereken eserlerdendir.

 

Yunan, Etrüsk ve Roma Antik Dönem Eserleri Bölümü

Toplamda 306 esere ev sahipliği yapan bu koleksiyon, antik dünya denince ilk akla gelen medeniyetlerin tarihlerine, sanatlarına ve yaşam tarzlarına ışık tutan gerçek bir öğretici yuvadır.

Erken, klasik ve ardından Helenistik dönem olmak üzere Yunan medeniyetinin tüm aşamalarına dair eserleri inceledikten sonra Romalılar’ın ataları olarak gösterilen ünlü Etrüsk toplumunun nasıl Roma İmparatorluğu gibi büyük ve güçlü bir medeniyete dönüştüğüne tanık olacağınız Etrüsk ve Roma eserleri bölümünde sanata doyacaksınız.

Bu koleksiyonun en önemli iki eseri ise :

1- “Semadirek Kanatlı Zaferi” olarak bilinen “Victoire de Samothrace” heykeli: Helenistik Yunan döneminden kalan bu eser, tanrıça Nike’yi tasvir etmekte ve alt kısmında bir geminin ön kısmını temsilen yapılmış blok ile birlikte 5,12 metre yüksekliğe ulaşmaktadır.

 

2- Venus de Milo Heykeli: 1820 yılında Milos adasında bulunmuş olan antik Yuınan heykeli, aşk tanrıçası Afrodit’i temsil etmektedir. 2,03 metre uzunluğunda mermerden yapılmış olan heykel, Kral 18. Louis’nin çabaları ile Fransa’ya getirilmiştir.

Louvre Müzesi

Antik Oryantal Bölümü

İnsanın tarıma geçişi ve ardından yazıyı icat ettiği dönemlere, insanlık tarihinin temel taşlarının atıldığı anlara tanıklık etmiş eserlerin sergilendiği bu bölümün sadece müze için değil, dünya üzerinde yaşayan bütün insanlar için önemi çok büyüktür.

Coğrafi bölümlere göre sıralanmış eserler, Akdeniz-Hindistan bölgesi, Mezopotamya, Pers ve Levant olmak üzere dörde ayrılmıştır. Fransa’nın aktif olarak çalıştığı 19. yüzyıl arkeolojik kazıları ile bulunmuş eserler, bu koleksiyonun büyük bir kısmını oluşturur.

En önemli eserler:

1- Hamurabi Kanunları: 2,25 metre yüksekliğinde, ünlü kral Hammurabi’nin kanunlarının yazılı olduğu taş sütun, bilinen ilk yazılı yasalar olarak bugünkü anayasalarımızın ilk örneğini temsil etmektedir.

2-Aslan Rölyefi: Babil’in sembolü olarak İncil’de bile anlatılan bu aslan figürü, bir zamanlar ünlü Kral Nabuchodonosor’un sarayını süslemekteydi.

3-Ebih-Il: Bugünkü Irak’ta yapılan kazılarda bulunan ve özellikle de capcanlı bakan gözleriyle meşhur olan bu heykel, milattan önce 2300’lü yıllara tarihlenmektedir ve dönemin dünyasının en önemli kentinin tapınağı olan ünlü İştar Tapınağı’nı süslediği bilinmektedir.

Louvre Müzesi

Heykel Bölümü

İlk başlarda, antik eserler bölümü içerisinde sergilenen müzenin bu koleksiyonu, Mikelanj’ın heykelleri haricinde sadece antik heykelleri barındırmaktaydı. Ancak 1871 yılında otonom bir salona dönüşmesi ile birlikte, Fransız, İtalyan ve Kuzey Avrupalı sanatçıların heykelleri ile donatılan bu salonda bugün, ortaçağdan 19. yüzyıla kadar pek çok farklı heykeli görmek mümkündür.

Mutlaka Görülmesi Gereken 5 Eser:

1-Şeytan (Satan): Jean-Jacques Feuchère’in yaptığı bu heykel, şeytanın görmeye pek alışık olmadığımız bir halini temsil ediyor. Onu melankolik bir şekilde düşünürken tasvir eden sanatçı, şeytanı olabildiğince insana yakın bir biçimde göstermeyi hedeflemiştir.

2-Avcı Diane (Diane chasseresse): 1790 yılında Jean-Antoine Houdon tarafından yontulmuş olup, tanrıça Diane’ı av esnasındayken betimlemektedir. Baştan ayağa çıplak olarak işlenmiş olan heykel, yapıldığı dönemde büyük yankı uyandırmıştır zira tanrıçaların çıplak tasvir edilmesi pek alışılmış bir durum değildir.

3-Ölmekte Olan Köle (L’esclave mourant):  Büyük usta Mikelanjın ölümsüz eserlerinden bir tanesi. Gerçekte Mikelanjın iki adet köle tasviri bulunmaktadır. Heykellerin güzelliklerine bakınca, bunların bitmemiş eserler olduğunu söylemek imkansız olsa da, usta Mikelanj bunları tamamlayamamıştır.

4-Küpid’in öpücüğü ile hayata döndürülen Psyche (Psyché réanimée par le baiser de l’amour): Antonio Canova’nın bir heykeli olan bu eser, belki de dünya üzerinde en çok kullanılan aşk alegorisidir. 1,55 metre yüksekliği ve 1,68 metre uzunluğu ve 1 metrelik derinliği ile görenleri kendisine aşık etmeyi başarıyor.

5-Sainte Marie-Madeleine: Augsbourg Dominiken kilisesi olan Sainte-Marie-Madeleine Kilisesi’nden 1902 yılında getirilen bu heykel, Hristiyan dünyası için gerçek bir servet niteliğindedir.

Louvre Müzesi

Grafik Sanatı Eserleri Bölümü

Çok yeni bir bölüm olan grafik sanatı eserleri bölümü, 1989 yılında kurulmuştur. Daha önceleri resim bölümüne bağlı olan koleksiyonu şu an kendine ait bir salonda sergilenmektedir. Kataloğunda 140 bin eser barındırsa da, çizimlerin hassaslığından ötürü halkın ziyaretine tamamı açık değildir.

Bu bölümde görecekleriniz yalnızca çizimlerle sınırlı değil, aynı zamanda bakıra işlenmiş desenler, karakalem desen çalışmaları, kabartmalar, oymalar, kakmalar gibi grafik ile ilgisi olabilecek her türden eseri bulacaksınız.

Louvre Müzesi

 Saat Kulesi Köşkü

Louvre Müzesi; 2016 yılında kapılarını ziyaretçilere açan Saat Kulesi Köşkü, aslında ziyaretçilerin sık sık sordukları sorulara bir cevap olması için açılmıştır. Louvre’da kimlerin yaşadığı, müzeye nasıl dönüştürüldüğü, Antik Mısır eserlerinin Louvre’a nasıl getirildiği gibi belli başlı soruların yanıtlarını müzenin bu kısmında bulacaksınız. Sadece bununla da kalmayıp, Louvre’un bugünkü büyük projelerinden ve geleceğin Louvre Müzesi’nden de haberdar olacaksınız.

Paris’e ulaşmak ve transfer hizmetlerimiz hakkında bilgi almak için Transferler