Chateau De Malmaison
Biraz Tarih
1799 yılında, imparatoriçe Josephine şatoyu ve araziyi edindiğinde sadece 60 hektarlık bir alanı kapsıyordu. Mimarların yardımı ve biraz da tutku ile uzun yıllar çalışılıp, imparatoriçenin hayatının sonuna gelindiğinde, arazi, botanik bahçesi ve imparatoriçenin hayvanlarına adanmış 726 hektarlık bir alanı kapsamaktaydı. Yenileme çalışmaları için imparatoriçe iki mimarı görevlendirdi; Fontaine ve Percier ki bunlar bahçeye bir tane köşk ve büyük ahırlar yapacaklardı. Bu iki mimarın çok klasik olduklarını düşünen imparatoriçe, Morel’in yeteneklerini onlara tercih etti ve İngiliz bahçesi ile bahçeiçindeki seranın yapımı görevini ona verdi.
70 hektarlık uçsuz bucaksız park; nehir etrafında çimler, çalılıklar, ağaçlar, bir adet İsviçre kulübesi ve üç adet de göl kenarında ev vs. ile çevrilidir. Thibault ve Vignon adlı mimarlar Morel’den sonra bahçeye bir tane ağıl kurmaya karar vermişler ve burada Napoleon’un ordulerı için yün eğirip, askeri kıyafetler üretmişlerdir.
Bu dönemden sonra mimar Berthault ipleri eline almış ve bir aşk mabedi, bir melankoli anıtı, Neptune’e adanmış bir havuz ve bir mağara inşa etmiştir. Yaptığı büyük sera ise 1805 yılında tamamlanmıştır. 50 metre uzunluğunda olan sera, kömür sobalarıyla ısıtılmaktaydı. 1814 yılında, Josephine’in ölümüne kadar Berthrand, imparatoriçeye sadık kalmıştır. Ancak Josephine’in ölümünden sonra bakımsızlık yüzünden çok az bitki güzelliğini koruyabilmiştir.
1824’te Josephine’in oğlu öldüğünde parçalanan arazi 50 hektar ancak ediyordu. Daha sonra Daniel Iffla, arazinin sahibi ve şatonun restoratörü olan kişi 1903’te burayı devlete bağışladığında geriye sadece 6 hektarlık bir alan kalmıştı.
Chateau De Malmaison’un Günümüzdeki Durumu
Park hala Berthault’nun anısını hatırlatacak şekilde onlarca çeşit ağaç ve bitkiyi barındırmaktadır. Bunlar arasında çınar, kestane, gürgen ağaçları, laler vs. sayılabilir. Ayrıca bizzat Josephine tarafından ekilen “Malmaison’un Sedir Ağacı” hala yerli yerinde durmakta ve (1800-1801) Marengo muharebesi galibiyetini bizlere hatırlatmaktadır.
1906 yılında müzeye dönüştürülen Malmaison Şatosu, Josephine’in hayatını pek çok odadan geçerek bizlere sunmaktadır. İmparatoriçenin hayattayken seçtiği pek çok eski gül çeşidi bugün hala görülebilmektedir. Ayrıca bu gül bahçesi 2014 yılında, imparatoriçenin ölümünün 200. Yılında yenilenmiş ve 5 Haziran günü açılışı yapılmıştır. Ayrıca bu tarih, bir gül çeşidine “Josephine’in hatırası” isminin verildiği gün de olmuştur.
Hauts-de-Seine genel konseyi tarafından, Malmaison ve arazisini, içerisindeki göz alıcı bitki topluluğu ve geniş hayvan çeşitliliğinin oluşturduğu biyolojik çeşitliliği korumak adına burayı, “hassas doğal bölge” olarak nitelenmiştir.