Etretat

Bu yazımızda biraz değişiklik yapıp rotamızı Fransa’nın kuzeyine, meşhur Normandiya Bölgesine çevirmeye ne dersiniz?

Denize dikey uzanan, kireç taşından devasa falezleri ile dünyaca ünlü Etretat’yı keşfe var mısınız?

Başta küçük bir balıkçı kasabası olan Etretat, zaman içinde bir sahil beldesine dönüşmüş ve vadettiği bakir doğası, el değmemiş güzellikleri ve sıcak insanları ile ününe ün katmış. Bugün ise dünyanın dört bir yanından ziyaretçi akınına uğrayan bir yer haline gelmiştir.

Monet ve Maupassant gibi sanatçılara gerek resim, gerek edebiyat alanında ilham kaynağı olmuş olan bu şehir aynı zamanda yazar Maurice Leblanc’ın Arsène Lupin karakteri ile özdeşleşmiş ve Fransız edebiyatının önemli eserlerinden bir tanesinin doğmasını sağlamıştır.

Etretat’nın nefes kesen manzaraları için iki güzel öneri: yukarıda da bahsettiğimiz dünyaca ünlü falezleri, yukarıdan yürüyüş yollarını takip ederek ya da aşağı inip deniz seviyesinde ilerleyerek keşfedebilirsiniz. Eğer hava durumu uygunsa, suya girmek ve zaman içinde suların oyarak doğal kemerli köprüler haline getirdiği bu falezlerin altından geçmek için can atacağınıza eminiz. Haksız da sayılmazsınız!

Yazın fırsat olmadı ama 1 Ocak’ta gelebildim… Diyorsanız yine de üzülmeyin, plaja doğru gidin. Evet yanlış duymadınız plaja gidin çünkü burada yeni yılı denize girerek kutlamak bir gelenek halini almış. Manş Denizi’nin sıcaklığı bu aylarda 10 dereceyi aşmasa da, birbirini suya girmek için cesaretlendiren insanların varlığı belki sizi de yüreklendirir.

Doğa ve özellikle de kuş gözlemcileri için oldukça güzel bir seçenek olan Etretat, “kuzey fulmarı, kuzey gümüş martısı ve alaca doğan” gibi deniz kenarına yuva yapan kuşları gözlemlemek için harika bir yerdir.

Etretat Yakınlarında Görülecek Yerler

Ayrıca Etretat gezinizde sadece bura ile sınırlı kalmayıp 130 km boyunca uzanan Albatre kıyılarını da keşfedebilirsiniz. Yakınlarda görebilecekleriniz arasında; tarihi şehir, morina balığı avcılarının demirlediği liman ve 27 bitki ve baharat karışımından elde edilen ünlü “benedictine likörü”nün icat edildiği Fecamp şehrini görebilirsiniz. Daha kuzeye giderseniz bir diğer şirin sahil beldesi olan Yport’u keşfedebilirsiniz.

Tabi tüm bunları yaparken, kültürün ayrılmaz parçası olan gastronomik zevklerden de kendinizi mahrum bırakmayıp, bölgenin meşhur han ve konaklarında Kuzey Fransa’nın yemeklerini tadabilirsiniz.